Malum Pandemi nedeniyle bir süredir evlere kapandık ve sosyal hayattan zorunlu olarak çekildik. Hem bireysel hem de toplumsal ilişkilerimizi maalesef askıya almak zorunda kaldık ve eski fiziksel ve duyusal yakınlıklarımızdan uzaklaştık. Bu süreçte, sınırlı alanlara hapsedilmiş ve engellenmiş olmanın verdiği bir takım psikolojik sorunlar da yaşanmaya başladı. Bazı sorunlar zaten daha önce var olan sorunlardı ve bu sorunların şiddeti salgınla beraber arttı, bazıları ise daha önce yoktu ve salgınla beraber ortaya çıktı. Sebebi her ne olursa olsun salgın hepimizi az ya da çok ama bir şekilde etkiledi.
Özellikle salgın öncesine göre zamanımızın neredeyse tamamını evde geçirmenin ve özel alanlarımızın da daralmasıyla ev içi şiddetin ve boşanmaların da arttığı biliniyor.
Şiddet pek çok alt boyutuyla neredeyse tüm toplumların ortak sorunu. Fiziksel, sözel, cinsel, ekonomik şiddet olarak ayrı ayrı ele alınan şiddet kavramına son zamanlarda sıklıkla duymaya başladığımız bir manüpülasyon türü olan Gaslighting’i de eklemek gerek.
Türkçe tam karşılığı olmasa da Gaz Lambası ya da Gaz Işığı olarak tanımlayabileceğimiz Gaslihting, 1938 yılında oynanan Gas Light adlı tiyatro oyunuyla literatüre giriyor. 1944 yılında Gaslight adıyla filmi de çekilen olayda bir adam, karısını aklını kaybettiğini düşündüğü noktaya kadar manipüle eder.
Gaslighting uygulayanlar genellikle narsist, sosyopat ya da tacizci bireyler. Karşı tarafın bütün psikolojik bariyerlerini çökerterek, özgüvenlerini, benlik algılarını yıkarak kendilerine bağımlı hale gelmesine sebep oluyorlar. Üstelik bunu bilinçli olarak yapıyorlar ve genelde üç farklı yöntem kullanıyorlar.
İlki; anlattıkları şeyleri her seferinde farklı olarak anlatmak ve böylece kafa karışıklığı yaratarak bireyin duyduklarından şüphe etmesini sağlamak.
İkinci olarak; ortamdaki eşyaların yerlerini sürekli olarak değiştirmek ve karşı tarafın arayıp bulamadığını gördükten sonra tekrar eski yerine koymak ve ‘zaten hep oradaydı, sen görememişsindir’ diyerek manüple etmek.
Üçüncü olarak ise; olaylardan bahsederken ayrıntı vermeden ana hatlarıyla bahsetmek ve sonrasında sanki ayrıntılarıyla anlatmış gibi olayı gündeme getirmek.
Bu şekilde amaç, karşı tarafta aklını kaybettiği ya da hafıza sorunları yaşadığını zannetmesini sağlamak. Bütün bunlar çok ince düşünülüp planlanmış adımlar olduğundan kurban olarak seçilen kişinin psikolojik olarak çok çabuk dağılmasına yol açıyor. İnsanlar beraber oldukları, hayatlarına aldıkları kişilere ve onların sözlerine güvendikleri için böylesine bilinçli bir manüpülasyona hazırlıksız yakalanıyor ve direnç gösteremiyorlar. Bu durum Gaslighting uygulayan kişinin işini oldukça kolaylaştırıyor. Direnci düşen bireyi daha kolaylıkla kendisine bağımlı hale getirmesi mümkün hale geliyor.
Gaslighting uygulandığını nasıl anlayabileceğimize dair 11 önemli işaret bulunuyor:
Siz de pek çok insan gibi bir Gaslighting kurbanı olabilirsiniz. Bu tip bir manüpülasyonda kişi bazen yaşadığı şeylerin doğru olmadığını, bir şeylerin yanlış gittiğini fark eder ancak yoğun bir değersizlik, yanlış yapma duygusu yaşadığından bu kısır döngüden kolaylıkla çıkamaz.
Gaslighting uygulayan kişinin birincil amacı kurban olarak seçtikleri kişinin psikolojik direncini ve savunma mekanizmalarını bozarak, ondan faydalanmaktır. Bu kullanılma durumu ne yazık ki bir süre sonra bir tür kendini değerli hissetme durumuymuş gibi algılanır ve kurban uzun süre tacizcisinden kurtulamaz. O kadar öz güveni zedelenmiş ve o kadar bağımlı hale gelmiştir ki, taciz eden kişi hayatından çıkıp giderse kendi başına var olamayacağına, onsuz yaşayamayacağına inanır. Bu inanç değişmeden de ne yazık ki birey öz şevkat ve öz güven algısına kolaylıkla ulaşamaz.
Gaslighting uygulayan kişi, manüple ettiği kişiden koptuğunda kendisine başka kurbanlar bulacaktır. Taciz edilen kişi ise kendisine psikolojik işkence uygulayan kişiden özür dileyerek, her şeyin kendi hatası olduğunu düşünerek, yalvararak kalmasını isteyecektir.
Bu süreç oldukça sarsıcı bir çöküş dönemi olabilir. Toparlanmak, özellikle uzun zamana yayılan ilişkilerde çok daha zordur ancak imkansız değildir.
Böyle bir eziyetin kurbanı olan kişiler sağlıklı ve doğru destek aldıklarında yaşadıkları tacizin farkına varıyorlar ve tekrar kendileriyle barışabiliyorlar. Toparlanma döneminde sıklıkla değersiz hissetme ve suçluluk duygularıyla, kendine güven arasında iniş çıkışlar yaşanabiliyor. Kişi karar almada sıkıntılar yaşıyor ve zaman zaman içe kapanabiliyor. O nedenle böyle bir süreçten sonra mutlaka keyif alınan işlere yönelmek, sosyal ilişkileri canlandırmak, özellikle spor yapmak, mümkünse duyguları yazıya dökmek ve elbette psikolojik destek almak çok önemli.
Gaslihting kolaylıkla fark edilen bir durum değil, aynı şekilde biz de bilinçli olmadan başkalarına karşı benzer bir manüplasyonu yapıyor olabiliriz. Bazen şaka yaptığımızı zannederek, komik olduğunu düşünerek insanların önem verdiği kişilere, özelliklerine zarar veriyor olabiliriz. Unutulmasın ki şaka, iki taraf da keyif alıyorsa şakadır. Taraflardan birinin incindiği ya da zor durumda kaldığı olaylar ya da eylemler şaka değil, eziyettir, manüplasyondur, tacizdir.
Zarar vermediğimiz, zarar görmediğimiz daha sağlıklı, daha güzel günlere ulaşmak dileğiyle…
[2021-09-20]
Kaç yıldır beraber olursanız olun, sevgi hep yenilenmeye ihtiyaç duyar. Tüketilen pek çok şeye rağmen, hep yeniden var edilmelidir. Sevgililer Günü ...
İnsanlık kadar eski bir duygudur kıskançlık. Biraz araştırıldığında sadece kelime anlamını ifade etmek için bile onlarca tarif yapıldığını görebilirsiniz.
Tatil Sonrası Sendromu, özellikle son yıllarda birçok insanın yaşadığı bir sorun olarak dikkat çekiyor. Tatil köyleri ve her şey dahil sistemiyle sunulan ...
Çevremizde yaşanan her türlü olumsuzlukta insan olarak tepki gösteriyoruz. Bize ne oldu, neden bu kadar duyarsızlaştık diyoruz. Bazen isyan ediyor, artık ...