ANA SAYFA » MAKALELER » GÜNCEL YAZILAR » UMUDA DAİR
Çok sıkıntılı günler yaşıyor, neredeyse her gün, güne olumsuz haberlerle başlıyoruz. Bazen umutlarımız kırılıyor, mutsuz oluyoruz. Bu sadece ülkemize özgü bir olumsuzluk değil aslında. Birçok ülkede terör olayları yaşanıyor. Dünya genelinde bir karmaşa var ve maalesef içinden geçtiğimiz süreç hepimiz için çok olumsuz bir görüntü çiziyor.
Peki ama bu olumsuzlukta bizim için hiç mi umut yok, hiç mi mutluluk yaşamayacağız?
Zaman zaman hepimizin endişelenmesi çok doğal. Özellikle terör olaylarının arttığı, pek çok insanımızı kaybettiğimiz günlerde iyimser bir bakış açısına sahip olmak zor. Ancak zor zamanları karamsar düşüncelerle ya da geleceğe yönelik mutsuz ve umutsuz beklentilerle aşmak da zor. Bu, korkmayacağız, endişelenmeyeceğiz demek değil, korkuya rağmen, umut edeceğiz, dik duracağız ve birlikte olacağız.
Korku, öfke, kaygı, hepimizin yaşadığı duygular. Yönetebilirsek ayakta kalırız. Olumsuz duyguların bizi yönetmesine izin vermemek gerek.
Sağlıklı tutum, olumsuz duygulara rağmen umudu kaybetmemek. Birbirimizi yargılamadan bir arada olmamızı sağlayacak olan da bu duygulardır.
Böyle günlerdir asıl umutlarımıza sarılmamız gereken günler. Biz bir arada, beraberken güçlü olabiliriz sadece. Birbirimizi farklılıklarına göre yargılarsak, dışlarsak ve ötekileştirirsek birlikten, beraberlikten nasıl söz edebiliriz?
Geçmiş yıllarda da çok karışık dönemlerden geçtik. Çok olumsuz yıllar yaşadık ama yaşama ve umuda sarılmaktan hiç vazgeçmedik. Bizim başka ülkemiz yok. Birimizin canını yakan durum, diğer herkesin canını yakan durumdur. Böyle görmek, birbirimize bu düşünceyle sahip çıkmak gerek. Bizi ayrıştıracak ve yıkacak şey, ‘nasılsa benim başıma gelmedi’ demektir, ‘o benim gibi düşünmüyor, oh olsun.’ Demektir. Oysa hepimiz aynı ülkenin aynı havayı soluyan insanlarıyız. O, sen, ben yok; Biz varız. Ülkemizin hangi köşesinde olursa olsun, yiten canlarda hepimizin canı yanmalı. Bir sevinde hepimiz ortak olmalıyız.
Bu duygu bizim mayamızda var. Zaman zaman hepimizin şikayetçi olduğu Sosyal medya paylaşım siteleri bunun pek çok örneğiyle dolu. Bir kan arayışında ya da yardım çağrısında onlarca, yüzlerce, binlerce kişi bir araya gelebiliyoruz. Birbirimize destek olabiliyoruz.
Siyaset, ekonomi, uluslar arası ilişkiler açısından çalkantılı günler yaşıyor olabiliriz ama biz birbirimizi seviyoruz. Birbirimizle dayanışma içinde olduğumuz sürece bu günleri de aşacağız. Yan yana durarak, sırt sırta vererek, birbirimizin elinden tutarak.
Çok mu Pollyanna’cı geldi size? Ama Pollyanna’cılık tam da bu günlerde lazım değil mi? Tam da bugünlerde bir arada olmak, yorulana el uzatmak, ihtiyacı olana yardım etmek ve birbirimize hep destek olarak umutlanmak gerekmiyor mu? Umudu yok edersek kaybederiz asıl. O nedenle lütfen korkunun sizi esir almasına izin vermeyin.
Unutmayın:
Son yok, yeni başlangıçlar var!..
Gece sonlanır, gündüz başlar. Kış sonlanır bahar başlar.
Sol göğsümüzün altındaki yürek attığı sürece, hayat hep yeniden kurulur, her şey yeniden başlar!..
[2021-01-13]
Tatil Sonrası Sendromu, özellikle son yıllarda birçok insanın yaşadığı bir sorun olarak dikkat çekiyor. Tatil köyleri ve her şey dahil sistemiyle sunulan ...
Okullar açılıp çocuklar okula başladıktan sonra en büyük stresi anne babaların ama en fazla annelerin yaşadıklarını görüyoruz. İnanılmaz bir ödev stresi ...
Gözümüzü açtığımız, varlığımızın sebebi olan ailemizin dışında hepimizin hayatında iz bırakan en önemli insanlardır öğretmenlerimiz.Topluma yönelen, sosyal bir birey olarak dış ...
Aile içinde ortaya çıkan iletişim sorunlarının belki de en önemlisi sağlıklı oluşturulamamış anne baba ve çocuk ilişkisidir. Böyle ailelerde kurallar net ...